Dünya çapında 150’den fazla ülkede etkinliğini sürdüren Mondelēz International, atıştırmalık tüketiminin kaydettiği büyümeyi açıklayan bir atıştırmalık raporu yayınladı. Rapora göre, COVID-19 salgınıyla birlikte gelen karantina süreçlerinde atıştırmalıklar birer rahatlama, bağ kurma ve topluluk oluşturma olanağı olarak değerlendiriliyor. Yapılan araştırma tüketicilerin aynı zamanda sağlık, beslenme ve duygusal sağlık duyarlılığı çerçevesinde bilinçli tüketime odaklandığını doğruluyor.
Mondelēz International, Inc. (NASDAQ: MDLZ) atıştırmalıkların dünyanın dört bir yanındaki tüketicilerin yaşamlarındaki rolünü incelediği küresel tüketici trendleri çalışması olan yıllık Atıştırmalık Raporu’nun ikincisini yayınladı. Bu yılki rapor, COVID-19 salgını boyunca yeme alışkanlıkları, alışveriş eğilimleri ve atıştırmalıkların bilinçli tüketiminin artan önemi dâhil olmak üzere değişen tüketici davranışlarına ilişkin verileri ortaya koyuyor.
Tüketici anketi uzmanı The Harris Poll ile ortaklaşa geliştirilen Atıştırmalık Raporu, atıştırmalığın insanların hayatlarında oynadığı rolü daha iyi anlamak adına Mondelēz International’ın atıştırmalıklara ilişkin sunduğu tescilli, küresel içgörülerini, 12 ülkedeki binlerce tüketicinin katılımıyla gerçekleştirilen özel araştırmalarla doğruluyor ve tamamlıyor. Rapor, atıştırmalıkların geleceğine öncülük eden şirketin doğru atıştırmalıkları doğru zamanda, doğru şekilde sunarak toplam değeri 1,2 trilyon doları bulan atıştırmalık sektöründeki payını artırma stratejisini bilgi temelinde güçlendiriyor.
Araştırmayla ilgili yorum yapan Mondelēz International Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Dirk Van de Put, “Atıştırmalık Raporumuzdaki bulgular, atıştırmanın dünya çapındaki tüketicilerin hayatlarında oynadığı önemli rolü gözler önüne seriyor. Ayrıca bireyler ve ailelerin pandemi nedeniyle evde kalarak salgının getirdiği zorluklarla başa çıkmaya çalıştığı 2020 yılı boyunca, atıştırmalık tüketiminin artan öneminin ve sağladığı huzur dolu anların da altını çiziyor. İnsanları doğru atıştırmalıklar tüketmek konusunda desteklerken, aramıza mesafeler koymak zorunda kaldığımız bu yılda bulunması zor olan rahatlık, bağ kurma ve topluluk kurma hissini yaşatacak kaynakları sunarak dünyanın dört bir yanındaki tüketicilerin hayatlarında oynadığımız rolle gurur duyuyoruz,” dedi.
2020 Atıştırmalık Raporu, dünya çapında atıştırmalık tüketiminin arttığına ve yiyeceklere ilişkin davranış, duygu ve rutinlerin COVID-19’la birlikte nasıl yeniden şekillendiğine dikkat çekiyor.
- Dünyadaki her 10 yetişkinden neredeyse 9’u salgın sırasında öncekine kıyasla yüzde 64 oranında daha fazla ya da yüzde 42 ile aynı oranda atıştırmalık tükettiğini ifade ederken, Y kuşağının yüzde 70 oranında ve evden çalışanların yüzde 67 oranında öğünler yerine atıştırmalıkları tercih etmeye daha yatkın olduğu görülüyor.
- Son 6 ayda her 4 yetişkinden 3’ünün birlikte atıştırmalık hazırlamak, atıştırmalık hediye etmek veya kendi başına gidemeyenler için market alışverişi yapmak dâhil olmak üzere yiyecek üzerinden başkalarıyla bağ kurmasıyla, atıştırmalıklar yalnızlığın bir ilacı ve bağ kurmanın bir yolu olarak öne çıkıyor.
Atıştırmalık tüketimi artık daha bilinçli
- Evde atıştırmak, tüketicilere atıştırmalıkları bilinçli bir şekilde tüketmek için daha fazla fırsat sunuyor; ankete katılanların yüzde 66’sı artık tükettikleri porsiyonların boyutlarını daha iyi kontrol edebildiklerini ve yüzde 64’ü ise vücutlarının ihtiyaç duyduğu atıştırmalıklar konusundaki farkındalıklarının arttığını belirtiyor.
- Katılımcıların yüzde 64’ü atıştırmalıkların aynı zamanda yaşadığımız bu dönemde “bedenlerini, zihinlerini ve ruhlarını” beslediğini söylüyor; özellikle yüzde 56 oranı ile bağışıklığı güçlendiren atıştırmalıklar ilk akla gelenler olurken, ankete katılanların yüzde 65’i atıştırmalıkların kendilerine “çok ihtiyaç duydukları anları” sunduğunu ifade ediyor.
Atıştırmalıkların dünya çapındaki tüketimi artıyor
- Katılımcıların yüzde 65’i, bu salgının toplum olarak atıştırmalıkları nasıl tükettiğimiz üzerinde uzun vadeli bir etkisi olacağına inanıyor.
- Dünya çapında yetişkinlerin yüzde 64’ü daha az sayıda büyük porsiyonlu öğünler yerine küçük atıştırmalıklar yemeye devam etmeyi planladıklarını söylüyor.
- Her 10 kişiden 6’sı, atıştırmalığın pandemi sona erdikten sonra bile “yeni normallerinin” bir parçası olacağını ifade ediyor.
Pandemi sürecinde güzel anıları canlandıran, nostaljik atıştırmalıklar tercih edildi
- Atıştırmalık tüketiminin ardındaki bir numaralı itici güç rahatlık hissi oldu. Pandemi sürecinde, dünya çapındaki yetişkinlerin yarısından fazlası çocukken tükettikleri nostaljik atıştırmalık markalarına ve güzel anıları canlandıran atıştırmalıklara yöneldi.
- Anket katılımcılarının üçte ikisi, atıştırmalık tükettikleri zamanın gün içerisinde huzur buldukları ve iyi hissettikleri anlardan biri olduğunu söylüyor.
Atıştırmalıklar aynı zamanda bir lokmalık tatmin ve huzur anı da sunuyor; ankete katılanların çoğu atıştırmalık tüketmenin bu yılın zorluklarından bir nebze olsun uzaklaşmalarını sağladığını belirtiyor.
- Katılımcıların yüzde 66’sı “Atıştırmalıklar gün içerisinde ödüllendirilme ve tatmin hissi veren birkaç şeyden biri” ifadesini kullanırken, yüzde 65’i ise atıştırmalıkların kendilerine ihtiyaç duydukları anları yaşattığını dile getiriyor.
Tüketicilerin atıştırmalık satın alma şekli hızla değişiyor
- Dünya çapındaki yetişkinlerin yarısı, mağazada fiziki olarak yaptıklarından daha sık online olarak atıştırmalık alışverişi yapmaya başladıklarını dile getirirken, her 10 kişiden 7’si ise salgın sona erdiğinde online atıştırmalık alışverişine devam etmeyi planladığını söylüyor.
Van de Put, “Atıştırmalık Raporu çalışmamızın sonuçları, yalnızca atıştırmalıkların ailelere ve bireylere sunduğu değerin altını çizmekle kalmıyor, aynı zamanda dünya çapındaki tüketicilerimizin değişen ihtiyaçlarını daha iyi anlamamıza yardımcı olarak bu doğrultuda daha iyi adapte olmamızı ve onlara istedikleri atıştırmalıkları, istedikleri yerde, zamanda ve şekilde sunmaya devam etmemizi sağlıyor,” dedi.